Haber : DİLAN KUTLU/ Kamera: DURSUN ALKAYA
Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası Yönetim Kurulu Üyesi Umut Erkurt, ekonomik krizle birlikte özel sektör öğretmenlerinin maaşlarının eridiğine dikkat çekerek “Özel sektör öğretmeni asgari ücretli öğretmen haline getirildi. Temmuz ayında artışının olacağı bilinerek hızlıca sözleşmeler yapıldı. Çoğu öğretmen 13-15 bin lira bandında kaldı. Biz bu paralarla ocak ayına kadar kendimizi geçindirmeye çalışacağız” dedi.
Asgari ücretin temmuz ayından itibaren geçerli olmak üzere 11 bin 402 lira olmasının ardından özel okullar, okul ücretlerine zam yapmaya başladı. Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası Yönetim Kurulu Üyesi Umut Erkurt, sektördeki yaşanan sıkıntıları ANKA Haber Ajansı’na anlattı. Erkurt, şunları söyledi:
“ÖZEL SEKTÖR ÖĞRETMENİ ASGARİ ÜCRETLİ ÖĞRETMEN HALİNE GETİRİLDİ: 2022-2023 eğitim öğretim yılı başında öğretmenlerle anlaşma yapan çoğu kurum 7 bin liralar civarında sözleşmeler yapmışlardı. O zamanın ocakta gelen asgari ücret artışı ile özel sektördeki öğretmenlerin yüzde 80’ni bu sınıra dayandırıldı. Özel sektör öğretmeni asgari ücretli öğretmen haline getirildi. Temmuz artışının olacağı bilinerek hızlıca sözleşmeler yapıldı. Çoğu öğretmen 13-15 bin lira bandında kaldı. Biz bu paralarla ocak ayına kadar kendimizi geçindirmeye çalışacağız.
15 BİN LİRALIK ÜCRETİ BİLE BİZ EN FAZLA 3 AY KULLANABİLECEĞİZ: İstanbul gibi illere baktığımızda kira artışları çılgınca bir seviyede. İstanbul’da 15 bin liranın altında kiralık ev yok. Ankara’da ise 7-8 bin lira. 15 bin liralık paraları bile biz en fazla 3 ay kullanabileceğiz. Ocak ayı geldiğinde patronlar diyecek ki, ‘Seninle zaten biz anlaşmayı yaptık. Eylüle kadar benden daha bir kuruş talep edemezsin’ diyecekler. Öğretmenler bu ücretlerle süründürülüyor.
EN DÜŞÜK ÖĞRETMEN MAAŞI ÖZEL SEKTÖRDE ÇALIŞAN ÖĞRETMEN DÜŞÜNÜLMELİ: Bugün en düşük olarak 22 bin liraya çekilen öğretmen maaşı özel sektörde çalışan öğretmen için de asla farklı düşünülemez. Özel sektördeki öğretmenler sabahları 8’de başlayıp akşam 7’ye kadar çalışan insanlar. Ek ders ücretleri yatırılmayan, eğitim ödenekleri ödenmeyen ve bilfiil etütlere sokulan insanlar. Kolejde çalışıyorsa bir öğretmen 12 aylık sözleşmelerimiz olmasına rağmen haziran sonunda ‘Gel istifa edeceksin sana yaz maaşı vermeyeceğiz. Eylülde geldiğinde çaresine bakarız’ deniliyor. 12 aylık sözleşmemiz olduğu için bu yaz döneminde bize yaz maaşı vermek zorundalar.
KURSLAR, ANAOKULLARI KÜÇÜLMEYE GİTMEK İSTİYOR: Burada küçülmeye giden kurumlar çok önemli. Kurslar, anaokulları vesaire küçülmeye gitmek istediği için ‘üç Türkçe öğretmeninin birisiyle çalışmasam da olur’ diyerek iki öğretmenin maaşlarını olabildiği kadar sınırda tutmak istediği yerde tutarak üçüncü öğretmenin yapacağı ders sayısını o iki öğretmene yüklüyor. Bu sömürünün arttığı bir durum işsizliğin had safhaya geleceği bir nokta demektir. (Öğrenci kayıtları) En kötü kurumdan bahsedecek olsak 90 bin liranın aşağısında kayıt yapılabilmesi mümkün değil. Biraz eli yüzü düzgün olan kurumlar şu anda 150-200 TL’den kapı açıyor.
VELİLER DE ÇOK BÜYÜK SIKINTI İÇERİSİNDELER: Velilerimiz de çok büyük sıkıntı içerisindeler. Daha önce ödedikleri ücretin artık 3-4 katını ödeyip bu kadar parayı kazanamıyor olmaları onların da çocuklarını özel okullara gönderemeyeceği anlamına geliyor. Burada bir anlamda kaymak bir kitle oluşuyor. Bu kitle iyi okullara öğrencilerini gönderebilecek ama bunun haricinde kalan yerler yerde sürünen bir eğitim anlayışında ‘aman çocuğum okula gitsin hiç değilse nerede olduğunu bileyim’ denilecek bir pozisyona getiriliyor. Çok ciddi anlamda bir kriz var. Yemek ücretleri konusunda eskiden dahil edilmeyen pek çok kalem kayıt ücretine dahil edilerek gösteriliyor ve buradan da veliler sömürülüyor.
Genel başkanımız ve merkez yürütme üyemiz her ikisi de aynı okuldaydı. Ama okul bundan geri adım atmak istemedi. Her ne olduysa 14 yıllık öğretmeni sendika kurulduktan sonra birden çıkarma, sözleşmesini yenilememeye kararı aldılar. İl temsilcilerimiz de aynı şekilde illerinde yaptıkları mücadeleler dolayısıyla kurumlar tarafından fişleniyorlar. Maaş artırımları noktasında ek ücretler noktasında kazanım sağlatıyorlar ama kurumlar, temsilci arkadaşlarımızla yollarını ayırıyor. Çünkü; kurumlarında sendikal mücadele, öğretmenin örgütlenmesini istemiyorlar.”
